20 yıllık güven ve istikrar bizi Türkiye'nin 100 yılına hazırladı
Grup Başkanvekilimiz Mahir Ünal, Osmaniye Ticaret ve Sanayi Odası’nda sivil toplum kuruluşu temsilcileri ve muhtarlarla basına kapalı toplantıda bir araya geldi.
Osmaniye Öğretmenevi’nde eski milletvekilleri, eski il ve ilçe başkanları ile buluşan Ünal, daha sonra Osmaniye Belediyesini ziyaret etti, Belediye Başkanı Kadir Kara ile görüştü.
Mahir Ünal, Ahmet Şekip Ersoy Kültür Merkezi'nde parti teşkilatı 3'üncü kademe toplantısında yaptığı konuşmada, AK Parti siyasetinde "dava adamı" kavramı olduğunu söyledi.
"Dava adamı"nın eskisi veya yenisinin olmadığını ifade eden Ünal, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"20 yıldan beri biz iktidardayız ama 72 yıldan beri iktidar olamayan bir siyasi parti var. 72 yıldan beri iktidara gelemeyen bu siyasi parti, yerel seçimlerde Ankara, İstanbul ve İzmir'i kazanınca bir heyecana kapıldı. 'Seçimi kazanabilir miyiz?' umuduyla iktidar hazırlığı yapmaya başladılar. Bakın daha iktidar hazırlığı yapıyorlar. Şimdi bu iktidar hazırlığı yapmaya çalışanlara baktığınızda bırakın iktidar olmayı, iktidar hazırlığı yapma sürecinde bile beceriksizler. İktidar olma hazırlığı yapma sürecinde bile beceriksiz olanlar, iktidar olmuş, 20 yıldan beri de bu ülkede iktidar olarak güven ve istikrarı sağlamış AK Parti'ye laf söylüyorlar. Önce saygı duymayı öğrenmeleri gerekir çünkü onların hayal ettiklerini biz gerçekleştirmişiz. AK Parti kurulmuş ve kurulduktan 15 ay sonra AK Parti iktidar olmuş. 20 yıl iktidarda kalmak kolay bir mesele değildir."
Ünal, 1960 ile 2002 yılları arasında 42 yılda 38 hükümet değiştiğini, bununla ülkenin 42 yılının heba olduğunu dile getirdi.
Ortalama görev süresi 1,5 yıl olan bir iktidarın hizmet, güven, istikrar üretemeyeceğini, ülkeyi, ekmeği, refahı büyütemeyeceğini anlatan Ünal, şöyle devam etti:
"38 tane hükümet, kimisi darbeyle kimisi muhtırayla kimisi medya darbesiyle kimisi TÜSİAD mektubuyla alaşağı edilmiş. Alaşağı edilen nedir? Alaşağı edilen hükümet dediğimiz şey, bu milletin sandıkta tecelli eden iradesidir, alaşağı edilen bizatihi milletin kendisidir. Şimdi 2001'de bu millet gelmiş 'Artık Türkiye'de hiçbir şey eskisi gibi olmayacak.' demiş ve o günden sonra 20 yıldan beri Türkiye güven ve istikrar içerisinde Cumhuriyet'in 100. yılını inşa etmiş. Bu çok büyük bir şey. Bugün biz Cumhuriyetimizin 100. yılına yürürken arkada 20 yıllık güven ve istikrar var. 20 yıllık güçlü iktidarlık ve güçlü liderlik dönemi var."
"6'lı masa bize koalisyonları hatırlatıyor"
Muhalefetin koalisyonlara alıştığını aktaran Ünal, şunları kaydetti:
"Bunlar koalisyonlara, parçalı yapıya alıştı. Bunlar 3'lü, 4'lü, 5'li yapılara alıştılar. Bunlar 4'lü, 5'li yapılar arasında fitne çıkarıp çekişmelere, o çekişmeler esnasında da bu ülkenin enerjisinin, fırsatlarının, gelişim yeteneğinin kaybolmasına alıştılar. O yüzden şimdi yine 6'lı masayı kurdular. 6'lı masa bize koalisyonları, kayıp yılları, çekişmeleri, anlaşmazlıkları, krizleri hatırlatıyor. Yahu siz daha Libya tezkeresi konusunda anlaşamadınız."
Ünal, milletin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı çok sevdiğini ifade ederek, "Recep Tayyip Erdoğan'ı kıymetli yapan nedir? Bu milletin teveccühünün Recep Tayyip Erdoğan üzerinde tecessüm etmesidir. Niye Recep Tayyip Erdoğan'a düşmanlar? Bu millet Recep Tayyip Erdoğan'ı çok seviyor ve yüzde 52 ile iktidara getiriyor diye bu kadar düşmanlar." diye konuştu.
"Biz asla umutsuzluğa kapılmayız"
Mahir Ünal, karamsarlığa ve ümitsizliğe düşülmemesi gerektiğine dikkati çekerek, şu görüşleri dile getirdi:
"Biz asla umutsuzluğa kapılmayız çünkü biz biliyoruz ki Recep Tayyip Erdoğan'ın, Türkiye'de 70-80 yılın sorunlarını çözen liderlik ve çözüm kapasitesi, bugün sadece Türkiye'nin sorunlarını çözmüyor. Artık küresel sorunları da çözüyor. Tahıl krizi, esir mübadelesi, Rusya-Ukrayna Savaşı'nda arabuluculuk rolü... 30 yıldan beri çözülmeyen, Minsk Üçlüsü'nün çözemediği Karabağ sorununu kim çözdü? 'İki devlet, tek millet' anlayışıyla Türkiye ve Azerbaycan çözdü. 15 Temmuz'dan sonra hemen güneyimizde oluşturulmak istenen terör koridorunu kim parçaladı? Türkiye parçaladı. Bizim yüksek bir sorun çözme kapasitemiz var. 20 yıllık güven ve istikrar bizi Türkiye'nin 100 yılına hazırladı. Biz, Türkiye'nin 100 yılına, yeni yüzyılın lideri Recep Tayyip Erdoğan'la giriyoruz."
Kol kola girerek 2023'e ve Türkiye'nin yeni yüzyılına yürümek gibi bir sorumluluklarının olduğunu anlatan Ünal, "Türkiye, üretim yeteneği, ihracatı, büyümesi, istihdamı, insan kaynağı ve jeopolitik konumuyla 'dünyanın kalbi' bir coğrafyadır. Bütün bu krizler bittiğinde, Türkiye bütün ülkelerden güçlü ve pozitif bir şekilde ayrışmış olacak. Bundan emin olun." ifadelerini kullandı.
"Osmaniye büyükşehir olmak istiyor"
Ünal, Osmaniye'nin büyüme arzusuyla "kabuğuna sığmadığını" vurgulayarak, şunları kaydetti:
"Büyükşehir olmak, daha büyümek, denizlere inmek istiyor. Bu çok kıymetli bir şey. Bir şehir üretim kapasitesini arttırmak, yeni OSB'ler kurmak, yeni teşvikler istiyor. Bundan daha kıymetli bir şey olabilir mi? Burada değerli olan, bu heyecanı duymak, insanların kendi şehriyle ilgili bir hayalinin olması, bu şehrin evlatlarının kendi şehirlerini ayağa kaldırma çabasıdır. Birileri gibi şehrinden, ülkesinde nefret edip, 'Türkiye bir doktor kaybetti, Türkiye bir mühendis kaybetti.' demek yerine 'Ben rüyalarımı kendi şehrimde görüyorum, kendi şehrime sevdalıyım.' diyebilmek, o şehri her yönüyle sevebilmektir kıymet olan."
Toplantının ardından esnaf ziyaretinde bulunan Ünal, daha sonra geçen yıl 26 Nisan'da Pençe-Yıldırım Operasyonu'nda şehit olan Piyade Sözleşmeli Er Mustafa Çalım'ın babaevini ziyaret etti.